 |
Şimdiye kadar kaç shoujo manga okudum bilmiyorum ama kabul etmeliyim ki çizimleriyle beni kendine hayran eden, bağlayan tek manga strobe edge oldu diyebilirim.
Alışılmış shoujo tiplerinin haricinde özgür bir çizimi olduğunu belli ediyordu. Bu yüzden Sakisako Io 'yu (mangayı yazan ve çizen) tebrik ediyorum. Zaten bir manga da en önem verdiğim şeylerden biri de çizimlerdir. Yani konusu çok güzel olsun, çok ağlatsın veya güldürsün çizimler gözüme hitap etmiyorsa o mangayı okumam arkadaş.
Yani 10 ciltlik 36 bölümlük nasıl yorumlasam şaşırdım. Beğendiğiniz ve çok sevdiğiniz bir şeyi anlatmak çok zor gerçekten. Tek bir ayrıntıyı bile kaçırmak istemiyorsunuz. Durun bu işi hepimiz için kolaylaştırmama izin verin.
KONU
Konu aslında shoujo mangalardan alışık olduğumuz, okulun en popüler çocuğu Ren aşık olan kızı anlatıyor. Hayır yani lise hayatım boyunca bunun örneğini hiç görmedim. İlla çocuk popüler mi olmalı? Ben kendi sınıfımın dışına hiç bakmazdım ayol. Hoş onlarda bana bakmazdı ya neyse.
Yine de konu bu söylediğim kadar basit değil elbet. Ninako, henüz aşkın ne olduğunu bilmezken kendini Ren'e aşık olarak bulur. Zaten Ren'e aşık olmamak imkansızdır resimlerden de anlaşıldığı gibi. Ninako cesaretini toplayıp Ren'e aşkını itiraf etse de Ren'in zaten bir sevgilisi vardır. Hem de orta okuldan beri beraberlerdir ve kızın Renden büyük olduğunu öğrendiğimde kriz geçiriyordum -_-
Ninako bu gerçeği öğrense bile Ren'i sevmekten ve aşkına sadık kalmaktan vazgeçmez. Ninako'nun bu özelliğini çok sevdim özellikle. Genelde kötü yapışkan tipler vardır ama hiç öyle değil. Gayet gayretli ve mesafeli sahip çıkıyor aşkına.
Eh tabi sadece bu sorun olsa entrika olmaz, entrika olmadan da kendine bağlamaz. Bir şekilde klasik olsa da üçüncü bir kişi vardır elbet. Andou, Ren'in ortaokuldan arkadaşıdır ama Ren ile geçmişte yaşanan bazı olaylar nedeniyle çok da iyi değildir. Yine de Andou kötü karakter olmak yerine gayet sevimli cici yanakları sıkılası bir karakter.
Andou geçmişte kız arkadaşıyla yaşadıkları yüzünden kalbi kırık biri. Bu yüzden biraz çapkın biri olarak çıkar karşımıza kendisi. Andou bir anda kendini Ninako ya aşık bir şekilde bulur. Bunun olacağını nereden bilebilirdi ki? O da Ninako'nun Ren'i sevdiğini bilmesine rağmen aşkından vazgeçmez.
Durum buyken manga Ren'in iç hesaplaşmaları, Ninako'nun aşkından vazgeçip geçememesi ve Andou'nun Ninako'ya kendini aşık ettirme çabalarıyla ilerler. Bazı sahneler o kadar içten ve duygusaldır ki üzülmeden edemezsiniz. Anlatımı oldukça gerçekçi. Konu hakkında söyleyebileceklerim bunlar. Dahası için mangayı okuyunuz lütfen ;)
ÇİZİM / TASARIM
Unutmayalım ki bu değerlendirmeleri manganın türüne göre yapıyorum ve bir shoujo mangada en beğendiğim çizimler kesinlikle Srobe Edge de.
Karakterler özellikle yüz çizimleri sayesinde kendilerini çok sevdiriyorlar. Yüzleri haricinde bedenleri de oldukça orantılı çizilmiş abartı hiçbir şey görmedim. Manga da kötü karakter yok ama olsa da severdim herhalde. Çizimlerini çok beğendiğim için de zaten bitirdikten sonra hemen mangaka nın diğer mangalarına baktım. Ao Haru Ride ile de tanışmam böyle oldu. Ona daha sonra değineceğim.
Bu sahne dananın kuyruğunun koptuğu yer işte 
Çizimler böyle nasıl desem alışılmışın dışında çok özgünlük kokuyordu. Mangayı çok benimsemiş ve sevmiş olmamın başlıca nedeni budur. Özellikle erkekleri çiziş şeklini çok beğendim. Daha önce görmediğim bir göz ve saç tekniği kullanılmış. Her karakterin belirgin ayırt edici özelliği var birbirine benzemiyor bu çok hoş.
Karakterlerin olaylara verdiği tepkiler de çok ayrıntılı olmasa da güzeldi. Güldüğüm bir çok yer oldu.
Şimdiye kadar iki erkek karakterin ağlaması beni çok etkilemiştir mangalarda. Birincisi Dengeki Daisy de Kurosaki. Bir erkek anca bu kadar karizmatik ağlardı. Yani gerçek değil ama o çizimin hoşluğu o konunun vermiş olduğu duygusallık o anın gerçek olmasının imkansızlığı Başka nasıl anlatayım yani. Daha sonra da işte bu sahne de Ren'in ağlaması. O tek bir göz yaşı gerçekten beni duygulandırmıştı.
Başka nasıl anlatayım yani. Daha sonra da işte bu sahne de Ren'in ağlaması. O tek bir göz yaşı gerçekten beni duygulandırmıştı.
Diyeceklerim bu kadar canlar. Çok fazla spo vermemeye çalıştım Umarım ilginizi çekmiştir. Çoğu kişinin zaten çoktan bu mangayı okuduğunu düşünüyorum
